haber
172
Mobilyacıların gülerek anlatmayı pek
sevdiği bir şehir efsanesi vardır. “bir
gün Cafer abiyi bir müşterisi arar ve
evine hırsız girdiğini söyler. Altınların,
paraların çalındığını söyler. Cafer abi
çalınanları dinleyip geçmiş olsun de-
dikten sonra bir “ohhh” çeker. Sebebi
sorulunca “bende sana daha yeni ver-
diğim caanımm kanepe çalındı zan-
nettim. Çok şükür o çalınmamış der.”
Dinleyenlerin adamın altınları-parala-
rı gitmiş kanepeyi mi düşünecek dedi-
ği yerde İzmir’in parmakla gösterilen
döşemecisi “Süslü” Cafer Uçar’ın göz
nuruyla yaptığı kanepesine biçtiği ma-
nevi değeri anlayanlar da olur bazen.
“... bir gün Cafer abiyi bir
mü
û
terisi arar ve evine h
ı
rs
ı
z
girdi
ğ
ini söyler. Alt
ı
nlar
ı
n,
paralar
ı
n çal
ı
nd
ığı
n
ı
söyler.
Cafer abi çal
ı
nanlar
ı
dinleyip
geçmi
û
olsun dedikten son-
ra bir “ohhh” çeker. Sebebi
sorulunca “bende sana daha
yeni verdi
ğ
im caan
ı
mm ka-
nepe çal
ı
nd
ı
zannettim...”
Nuri Gürcan, Cafer Uçar, Adnan Serbest




