Table of Contents Table of Contents
Previous Page  249 / 260 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 249 / 260 Next Page
Page Background

sağlık

böbrek, mesane, lösemi, baş boyun kanserleri

ile tıkayıcı akciğer hastalıkları görülmektedir.

Türkiye nüfusunun %30’u, yani diğer bir deyişle

ülkemizde 25 milyon kişi sigara içmektedir.

Sigaranın içinde 50’den fazla maddenin direkt

kanser yapıcı etkisi ispatlanmıştır. Sigara ve

tütün kullanan bağımlıların %30’unun ömürleri

15 yıl kadar kısalmaktadır. Günde 10 adet sigara

içenlerde; kanserden yaşam kaybı olasılığı

sigara içmeyenlere göre 7 kat, günde 1 paket ve

daha fazla sayıda sigara içenlerde ise 12-25 kat

artmaktadır. Sigara içmeyen bir toplum yaratır-

sak ,özellikle akciğer kanserlerinin neredeyse

%90’ından daha fazlasını olmak üzere, kanseri

büyükçe bir oranda yok edebiliriz” diye konuştu.

Kimyasallardan Korkmak Yerine

Onları Doğru Kullanın

Kamuoyunda kansere yol açan kimyasalların,

insanların önüne sürekli korkutucu bir he-

def olarak konulduğuna işaret eden Prof. Dr.

Özdoğan, “Gıdalardaki kimyasalların deneti-

mini, gıdaların saklama koşullarına uygun olup

olmadığını ve doğru plastiğin doğru gıda ile

buluşmasını sağlamak yerine insanları kimya-

sallardan uzak tutmanın çok yanlış olduğunu

düşünüyorum” dedi. 2010 yılından sonra orta-

lama yaş süresinin 70’i bulduğunu hatırlatan

Prof. Dr. Özdoğan, “Bunda doğru kullanılan

kimyasalların etkisi inkar edilemez. Kimyasallar

düşman değil dostumuz olabilir. Burada önemli

olan karşı karşıya kalınan dozdur. Kimyasal,

ancak doğru yönetilmediğinde ve gerekli olan

doz aşıldığında vücut için zararlı olacaktır diye

konuştu.

Sebze ve Meyveden Uzaklaşıp

Karbonhidrat Tüketimini Artırmayın

Günümüzde iyi tarım uygulamaları ile organik

tarım kıyaslandığında, birbirine sağlık açısından

üstünlük sağlayan bir veri bulunmadığını anla-

tan Prof. Dr. Özdoğan, “Bugün gerçek anlamda

organik gıda yetiştirmenin mümkün olmadığını

düşünüyorum. Çünkü organik ürünleri toprak

altında ya da üstünde yetiştirmek için minera-

le, özel bitkilere ve organizmayla mücadeleye

ihtiyacınız var. Bunlar olmadan yetiştirmek

neredeyse imkansız. İyi tarım uygulamalarının

uluslararası tanımı; sebze ve meyvede kimyasal

kalıntı, böcek ilacı ve fiziksel kalıntının olma-

masıdır. Bunun yanında; yetiştirilme sırasında

insana ve bulunduğu çevreye zarar vermeyen bir

üretim tarzıyla yetiştirilmesi de önemli. Bu ne-

denle amaç, insanların önüne çok daha pahalı

ve ulaşımı zor ürünler yerine, herkesin ulaşa-

bileceği sağlıklı ürünler getirmek olmalıdır.

Meyve ve sebzeye karşı oluşabilecek önyargı,

bu ürünler yerine karbonhidrat ve et tüketimini

artırmakta, bu da önemli sağlık sorunlarına

zemin hazırlamaktadır” açıklaması yaptı.

Yanmış Etten Uzak Durun,

Bağırsak Kanseri Riskini Azaltın

Bağırsak kanserlerinin en önemli nedenlerin-

den biri, sağlıksız beslenme alışkanlıklarıdır.

Beslenme şekli, kırmızı et tüketimi ağırlıklı

ve lifli gıda oranı düşükse, bağırsak yapısında

bozulmalar oluşur. Çünkü lifli gıdaların bağır-

saktan çıkışı kolaydır ancak et türü besinlerin

bağırsakta kalış süresi uzundur. Kabızlık oluştu-

ğunda da bu besinler bağırsak içinde çürüyerek

kimyasal özellik kazanır ve bağırsağa zarar

vermeye başlar. Bu kimyasallar aynı zaman-

da kan yolu ile tüm vücuda yayılır. Kırmızı et

yerine balık ve tavuk tercih edildiğinde, lifli gıda

tüketim oranı artırıldığında sindirim sistemi

olumsuz etkilenmeyecektir. Özellikle mangalın

sık tüketimi vücutta kanser yapıcı önemli bir

nedendir. Kömür alevi ile etin teması, anormal

miktarda kimyasal açığa çıkmasına neden olur.

Bu nedenle protein alımı daha çok baklagiller-

den sağlanmalı, tam işlenmiş tahıl ürünleri ye-

rine çavdar, yulaf ve tam buğday unu ve bunlarla

yapılmış gıdalar tüketilmelidir.

Çocuklarınıza Sağlıklı Beslenmeyi

5 Yaşından Sonra Öğretin

Çocukluk çağından itibaren hamburger, cips,

gazlandırılmış içecekler ve hazır gıdaların yoğun

bir şekilde tüketimi, gençlik dönemindeki

kanser vakalarında önemli bir artışa neden ol-

maktadır. Özellikle 5 yaşından itibaren sağlıksız

beslenen çocuklar 20-25 yaşlarına geldikle-

rinde önemli sağlık sorunları yaşamakta hatta

20’li yaşlarında mide ve bağırsak sistemlerinde

meydana gelen kanserlerle karşılaşmaktadır.

Çocukluk çağında sıklıkla görülmeye başlayan

kabızlıkta dikkatli olunmalı ve yemek alışkan-

lıkları tekrar gözden geçirilmelidir. Bu nedenle

ailelerin, çocuklara sağlıklı beslenme alışkan-

lıkları kazandırabilmeleri için evde yemek yeme

kültürünü küçük yaşlardan itibaren onlara

aşılamaları, sebze ve meyve ağırlıklı beslenme-

leri için gerekli şartları sağlamaları, beslenme

şekilleri ile onlara örnek olmaları çok önemlidir.

Haftada 4 Saat Egzersiz ile

Kanser Riskini %25 Azaltın

Kanserden korunmada kilo kontrolünün önemi

büyüktür. Kilo alımı ve obezitenin en önemli

nedenleri arasında hareketsiz yaşam olduğu

düşünülürse, haftada 2,5 saat hafif tempolu ve

haftada 1,5 saat yüksek tempolu bir egzersiz ile

ortalama 4 saatlik spor yapmak bu nedenle çok

önemlidir. Düzenli spor ve günlük egzersiz ideal

vücut ağırlığına ulaşmada ve kiloyu korumada

önemli bir etkiye sahiptir. Pilates, bisiklete

binmek ve tempolu yürüyüşler gibi vücudu yor-

mayan sporlar hem vücuda zindelik verir hem

de sağlıklı kilo kontrolünde etkilidir.

Gelecekte Kanseri

%50 Oranında Yok Edin

“Kanserle mücadelede en önemli silah bilgidir.

Kanserden korkmayan bilinçli toplum olabil-

mek ancak eğitimle mümkün olur” diyen Prof.

Dr. Özdoğan, “Yaşamlarının ilk yıllarından

itibaren sağlıklı beslenmeyi öğrenen, sigara,

alkol gibi olumsuz alışkanlıklardan uzak duran,

düzenli spor alışkanlığı kazanmış çocukları-

mız sayesinde gelecekte tüm kanserleri %50’in

üzerinde yok edebiliriz. Bu da bilinçli bir aile

yapısı ve bilinçli bir toplum sayesinde mümkün

olacaktır” ifadelerini kullandı.

247