yaşam
mevlevihane
301
Veled ve Ulu Ârif Çelebi zamanından
başlayarak Pir Âdil Çelebi zamanına
kadar tam bir disiplin içine alınmış, sıkı
bir nizama bağlanmış; icrası öğrenilir ve
öğretilir olmuştur. Böylece XV.yüzyılda
son şeklini alan Sema’ Töreni’ ne daha
sonra sadece XVII.yüzyılda Na’t- ı Şerif
eklenmiştir.Mevlevi sema ayini musiki-
sinden kıyafetine kadar her alanda pek
çok sembolü içerir.Sema eden derviş
bütün dünya isteklerinden soyutlanmış
olduğunu sembolize eden kefen ola-
rak kabul edilen ‘tennure’ denen bol
etekli beyaz bir elbise giymiştir. Bede-
ninde ‘destegül’ denen kısa bir üstlük
ve belinde bir kuşak vardır. Sırtındaki
hırka ise kabridir. Başındaki sikkesinin
etrafında ‘destar’ denilen sarık sarılı-
dır. Sarığın ucu sol tarafa bırakılmıştır.
Bu kalp ve kafa arasındaki bağlantı-
yı ve birliği anlatır. Semazenin sağ eli
yukarı sol eli ise aşağıya dönüktür ve
Haktan alır ve halka açarız mana ve
mesajını ifade eder. Mevlana, “Pergel
gibiyim; bir ayağım üstünde sağlamca
durduğum halde öbür ayağımla yet-
miş iki milleti dolaşıyorum” diyerek bir
Müslüman’ın bütün insanlığı kucakla-
yabilecek büyüklüğü göstermesi gerek-
tiğini ifade eder. Bu çizgi aynı zamanda
meydanı ikiye böler. Meydanın sağ tara-
fı görünen ve bilinen madde alemi, sol
tarafı mana alemidir. Osmanlı manevi
ve kültürel hayatının en önemli unsur-
larından biri tarikatlardır. Tarikatın ge-
reği Mevlevilik Osmanlı’da hem kişisel
-manevi hayatı inşa etmiş hem de birer
konservatuar ve güzel sanatlar akade-
misi hüviyetindeki mevlevihanelerdeki
manevi ve kültür hayatını ihya etmiştir.
Şems-i Tebrîzî’nin Konya’ya gelme-
si, Mevlana için bir dönüm noktası
olmuştur. Onunla yaptığı sohbetler
Mevlana’nın üzerinde derin tesirler
bırakmış, ilâhi aşk ve vecdi terennüm
eden asıl Mevlana bu dönemde doğ-
muştur. Mevlana 17 Aralık 1273’te ve-
fat etti, yerine halifesi olan Hüsâmeddin
Çelebi geçti. Onun vefatı üzerine de
Mevlana’nın oğlu Sultan Veled geçti.
Kâmil manada âlim, sûfi ve şairlik özel-
liklerine sahip olan Mevlana, Mevlevi
silsilenamesinde tarikatın pîri olarak sa-
yılır. Mevlana’nın dini-tasavvufi düşün-
cesinin kaynağı Kur’an ve sünnettir.
MEVLEVİLİK HANGİ
İLLERDE YAYGINDIR?
Konya, İstanbul, Tokat
Mevleviliğe göre tasavvufi eğitimin amacı insanın
kendine gelmesini, kendini bulmasını sağlamaktır.
Esasen gerçeğe ulaşmanın asıl yolu aşk ve cezbedir.
Zikir ve çile gerçeğe ulaşmanın temel yöntemi ola-
rak görülmemelidir. Zikir ancak düşünceyi harekete
geçirebildiği ölçüde yarar sağlar. Cenabı Hakk’ı ger-
çek anlamda tanımayanlar dünyanın, altın ve gümü-
şün kulu, kölesi olurlar. Bu kölelikten kurtulmanın
yegâne yolu da Allah aşkıdır.
Mevlevilik başlangıçta Anadolu’daki diğer tasavvuf
akımları gibi belirlenmiş ve tekke düzeni kurulmuş
klasik bir tarikat niteliğinde değildi. Çünkü Mevlana
tarikatlara özgü birtakım kurallar koymamıştır. Örne-
ğin, kendisine bağlananlar için ne bir giriş töreni dü-
zenler, ne de belli bir zikir öngörürdü. Mevlevilik’te
tarikatın esası aşk, marifet ve hizmettir. Bunun için-
dir ki Mevlana, her Mevlevi’nin bilmesi gerekli hafi
ve devrâni zikir olan semayı da yalnızca aşk ve cez-
be için yardımcı bir öğe sayardı.
Hz Mevlana’nın ahrete göç etmesi Hicri Takvimle 5
Cemaziyelahir 672 dir. Bu gün Mevlevilerce sevgiliye
kavuşma zamanı, gelin gecesi Şebi Arüs olarak ka-
bul edilmiştir.
Mevleviliğin Türk düşünce ve sanat hayatına olduk-
ça önemli etki ve katkıları olmuştur. Mevlevi tekke-
leri, tarikat faaliyetlerinin yanında bir sanat ve kültür
kurumu gibi çalışarak birçok şair, yazar ve besteci-
nin yetiştiği merkez işlevini görmüştür. Osmanlı dö-
neminde imparatorluğun en yaygın tarikatlardan bi-
risi olan Mevleviliğin faaliyetlerine, diğer tarikatlarla
birlikte, tekke ve zaviyelerin kanunla kapatılmasıyla
birlikte son verilmiş, ancak 1926’da çıkarılan bir ka-
nunla Hacı Bektaş-ı Veli ve Mevlana türbeleri müze
olarak ziyarete açılmıştır.
MEVLEVİHANELERİN
MİMARİ ÖZELLİKLERİNİ
ETKİLEYEN ÖZELLİKLER.
• Mevlevîhânelerin Mevlevilik içindeki Statülerine
göre sınıflandırılması,
• Mevleviliğin Osmanlı Dünyasındaki dağılımı (92
adet Mevlevihane)
• Mevlevihane Mimarisini biçimlendiren etkenler,
(Semahaneler, ibadet, eğitim, ziyaret, barınma,
yeme-içme, temizlenme, ulaşım... gibi) yapıların içer-
diği mekânların bazıları birden çok fonksiyona cevap
vermekte mesela Semahaneler tasavvuf eğitimin
ana unsurları olan ibadet eğitim ve sohbet fonksi-
yonlarını içinde toplamaktadır. Mevlevihane barın-
ma biçimleri konut mimarisinde olduğu gibi harem
ve selamlık olarak iki kesimden oluşur. Harem şeyh
efendinin ailesiyle birlikte yaşadığı yerdir. Ayrıca mi-
safir hanımların ağırlandığı yerdir. Harem bölümün-
de sofalar, odalar ve helâ-abdestlik birimlerinin yanı




