haber
362
altına alabilmesi, ve bunu adeta ‘kendi gölgesi
ile savaşırcasına’ yapıyor olmasında bulduğu-
mu söyleyebilirim.
Konuklarımın en çok merak ettikleri konu,
‘Martial Arts’ olarak bilinen diğer savaş sa-
natları, veya savunma felsefeleri ile T’ai Chi
Ch’uan arasındaki önemli farklardır. Kısaca
söylemem gerekirse T’ai Chi, yumuşak stile
sahip tek dövüş tekniğidir. Çünkü uygulamada,
tüm kaslar gevşemekte ve yumuşamaktadır.
Diğer dövüş sanatlarında ise tüm kaslar en
gergin oldukları konumlarda kullanılır.
T’ai Chi Ch’uan Yumu
û
akl
ığı
Sizleri duyar gibiyim. Son derece sert dövüş
tekniklerine karşı, T’ai Chi nasıl başarılı ola-
bilir? Gelin arzu ederseniz bu yanıtın izlerini
felsefenin kendi içerisinde arayalım.
Bizim park ve bahçelerde gördüğümüz aslında
bu sanatın çok küçük bir bölümü, hatta
başlangıcıdır. İleri tekniklerde eğitimler silahlı
dövüş, ellerle rakibi uzak tutma, itme, nefes
tekniklerini geliştirme, gücü koruma, hız
kazanma, değişik savunma setleri ve yeri geldi-
ğinde serbest dövüş inceliklerine kadar uzanır.
Modern uygulamalarda yirmi dört standart set
vardır ve öğrencilere üçer adet sekizlik gruplar
altında öğretilir. T’ai Chi günümüzde sık
antrenman ve aralıksız eğitim isteyen bir spor
türüne dönüşmüştür. Bilgi ve antrenmana da
esnetme çalışmaları ile kondüsyon egzersizleri
eşlik etmektedir. Hızlı ve bilinçsizce yapılan
çalışmalarda, ciddi eklem sorunları ortaya
çıkabilmektedir.
Yumuşaklığa gelince… Burada eşitlik, ‘güçsüz
ve yumuşak olanın sert ve dayanıklı olana karşı
koyabilmesi ve yenebilmesi’ üzerine kurul-
muştur. Anahtar kelime ise ‘boyun eğmek’tir.
Boyun eğmek, teslim olma anlamından çok,
denetimli bir biçimde ‘düşmanın gücüne önce
uyum sağlamak, daha sonra düşmanın gücünü
kullanarak onu yenmek’ anlamında düşünül-
melidir.
Yıllar önce aynı soruyu ben de bir T’ai Chi
üstadına sorduğumda bana çok ilginç bir
yanıt vermiş, ‘T’ai Chi Ch’uan sanatını çok iyi
bilen bir rakip ile savaşmak, bir ipte asılı olup
sallanan bir çarşafı yumruklamaya çalışmaktır’
demişti.
Bu savunma sanatı, doğadaki en duru mad-
de olan suyu örnek alır. İşte su da akışkan,
yumuşak ve ilk bakışta dayanıksızdır. Ama
T’ai Chi dövüşçüsü adeta su gibi kıvrılır, döner,
yumuşak hareketlerle düşmanının boşlukları-
na dolar. Rakip kendisini tutmaya çalıştığında
ise yine su gibi avuçlarının ve yumruklarının
arasından akar gider.
Bu nedenle ustalar öğrencilerini ileri savaş




