359
Nargileyi içmeyi bilmiyorsanız ya da yeni
başladıysanız geri üfleyip yakma olasılığı-
nız çok yüksek. Nargile acemisi olmanın
bir diğer kötü yanı da yanınızdakiler etrafı
pofur pofur dumana boğarken, siz üfle-
diğinizde göz doldurmayan incecik bir
dumanın çıkması… Ancak bir süre sonra
bu işi öğrendiğinizde yanınızdakilerle
duman yarıştıracağınızı da unutmayın
sakın. Koyu sohbetlerin, ağır arkadaşı
nargile, keyfin, bir nefeslik molaların,
iddialı tavla oyunlarının vazgeçilmez
geleneği olmayı her daim sürdürüyor.
Ortamı
Dumana
Boğmak
yaşam
nargile
Nargile denilince ilk akla gelen yerlerden biri Tophane’dir hiç
kuşkusuz. Tophane’deki bir işletmeci; İstanbul’un en eski nar-
gilecilerinden biri olduklarını, uzun yıllar Galata Köprüsü’nün
altında hizmet verdikten sonra buraya taşındıklarını söylüyor.
Nargileye yazın turistlerin çok rağbet ettiğini, kışın ise öğrenci-
lerin uğrak yeri olduğunu anlatan işletmeci; ‘Sabit müşterile-
rimiz, yani müdavimlerimiz var. Turistler nargileyi tanımaktan
çok mutlu, çoğu bir kere denemekle kalmıyor, burada oldukları
sürece sık sık geliyor. Arap müşterilerimiz de çok. Normalde
çoğu müşteri nargileyi 2–2 buçuk saatte bitiriyor, ancak Arap-
lar 15–20 dakika içinde tüketiyorlar.’ Hangisi makbuldür, diye
sorduğumda; ‘Nargilenin aroması normalde 15–20 dakika için-
de biter, ancak üstünde kor olduğu için sürekli duman çıkıyor’
diye yanıtlıyor beni.
Nargilenin; Türk kahvesi-elma çayı gibi içeceklerle güzel gittiği-
ni bilirdim ama ‘ Menengiç Kahvesi’ni ilk kez duyuyorum. Türk
kahvesine çok benzeyen, ancak su ile değil de süt ile pişirilen
bir kahveymiş meğer. İkram edelim diyor işletmeci, teşekkür
ediyorum ve bir nargile içiminin yanında mutlaka deneyeceği-
mi söylüyorum. Buradaki kahveler sadece gelen müşterilere
hizmet etmekle kalmıyor, talebe göre turist gruplarına, gezi
yatlarına ve beş yıldızlı otellere de geleneksel kıyafetler içinde
nargile servisi yapıyor.
‘YAŞAMAK GÜZEL ŞEY BE KARDEŞİM’
Nazım Hikmet; ‘Yaşamak Güzel Şey Be Kardeşim’ adlı romanında
İzmir’e amcasının yanına gelen başkarakteri Ahmet’e de nargile
içirir: ‘‘Ahmet indi yokuşu. Aşağıda, Kordon’un arka taraflarında
bir kahveye girdi. Kaşar peyniri, simit, çay, nargile ısmarladı…
Ahmet ömründe iki kere, İstanbul’da nargile içmişti. İzmir’in
nargilesi çarpar derler alışık olmayanı. Gerçekten de öyle. Başı
dönüyor. Gözlerini yumdu.’’ İzmir’in nargilesi daha sert midir,
insanı çarpar mı gerçekten bilinmez ama Osmanlı döneminde
yasaklanma boyutuna vardıracak kadar keyif veren ve insanı
etkileyen bir araç olduğu kesin.
Menengiç Kahvesi




