Background Image
Table of Contents Table of Contents
Previous Page  323 / 388 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 323 / 388 Next Page
Page Background

ise aynı hizadadır. Kulaksız olan merkup yemeninin

burnu yuvarlak ve düzdür.

• Burnu sivri modelinde yüzün sahtiyan kısmı da

kıvrıktır. Ağırlıklı olarak köylerde kullanılmıştır. Köy-

lerde kullanım alanı bulmuştur.

• Daha çok şehirlilerce giyilen kulağı uzun modeli,

siyah, mor ve parlak kırmızı renginde üretilir. Kulağı

uzun modelinin yüzü, halebi de olduğu gibi girintili

değildir. Burnu sivri gibi ayağı tam örtmez ve mer-

kup gibi ayak yüzünü açık bırakacak şekildedir.

• Eğri Simli modelinin yüzü merkupta olduğu gibi

kısa, burnu ise kıvrıktır. Gül şeftali renginde üretilen

bu model gümüş telle işlemelidir. Köylerde, özellik-

le kadınlar ve gelinlerce giyilmiştir.

• Yemeninin köylerde çiftçilerin, dağlarda çoban ve

bekçilerin giydiği “Postal” adı verilen modelleri var-

dır. Ayrıca “Edik” denilen, sarı renkte üretilen kısa

çizme ise köylerde gelinler tarafından giyilmiştir.

GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE

KULLANIM ALANLARI

Geçmişte Gaziantep, Adıyaman ve Kilis’te çocuk,

kadın, ihtiyar tüm halk tarafından giyilen yemeni

modern ayakkabı çeşitlerinin yaygınlaşmasının

sonrasında ağırlıklı olarak meraklıları ve yöresel

kostüm giyenler tarafından kullanılmaktadır.

Yemeni tamamen doğal malzemelerden yapılması

nedeniyle nasır, ayak kokusu ve diğer hastalıklara

neden olmaz. Teri dışarı atarak ayakların nefes

almasını sağlar. Bu özelliğinden dolayı özellikle

doğal ayakkabı giymek isteyenler tarafından, ayrıca

yöresel halk oyunu ekipleri tarafından giyilmektedir.

ÖYKÜ VE HİKÂYELERİ

Özellikle genç kuşakların tanımadığı yemeninin tüm

dünyanın ayakta alkışladığı, hasılat rekorları kıran

filmlerde, büyük hayran kitlelerine sahip sinema

sanatçılarının ayağında görmek ilginçtir. Yüzüklerin

Efendisi, Troya gibi sinema filmlerinde kullanılmak

üzere bol miktarda üretilerek yurt dışına gönderi-

len yemeniler, ürüne olan ilginin de artmasını

sağlamıştır.

Yemeninin dikilmesinin ardından muşta

ile tabanının çizilmesi işlemi “Hayim

çalmak” şeklinde nitelendirilir. Bu

işlem, dikiş ipliklerinin mumlan-

ması ile birlikte çırakların ilk

yaptıkları işlemlerdendir.

Çırak olarak verildiği yeme-

ni atölyesinde ilk olarak

hayim çalmaya ve iplik

mumlamaya başla-

yan çocuklar, daha

sonra kenar dikişi

yapmaya, yeterli

ustalığa erişmesi-

nin ardından yeme-

niyi tersten dikmeye

başlarlar.

321

el sanatları

yemenicilik

KAYNAKLAR:

Orhan ÇAKIROĞLU / Köşger

Ahmet ÖZUSLU / Köşger

“Gaziantep Geleneksel El Sanatları” - Gaziantep İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü. 2009.

“Gaziantep El ve Ev Sanatları Kitabı” - Gaziantep İl Turizm Müdürlüğü, 1997.

Gaziantep Üniversitesi El Sanatlarını Koruma ve Geliştirme Merkezi.

Cemil Cahit GÜZELBEY / “Gaziantep Kültür Dergisi” – 1963.