145 / 196
haber
143
gerekiyor. Türk dizileri artık yakın çevremiz-
deki her ülkede birinci sırada ilgi görüyor.
Dizilerin girdiği her ülkenin ekranlarında ar-
tık bizim mobilyalarımız arz-ı endam ediyor.
Özellikle tarihi ve dönem dizilerinin yayınlan-
dığı ülkeler ile önemli oranda klasik mobilya
satışının gerçekleştiği ülkeler listelendiğinde
aradaki paralellik çok dikkat çekicidir.
İhracat konusunu biraz daha açalım. İlk defa
143 milyon dolara ulaşarak cari fazla verdiği
2001 yılından bu yana gelinen noktayı şu ör-
nek çok güzel ifade eder. “Bugün en çok ihra-
cat yaptığımız üç ülkenin her birinin(Irak-450
milyon USD, Almanya-205 milyon USD, Su-
udi Arabistan-182 milyon) rakamları bunun
çok üzerine çıkmıştır.” Bu ülkeleri takip eden
Fransa ve ABD’nin de 100 milyon USD raka-
mının çok üzerinde bir payı olduğunu ekle-
yelim. Örneğin dünyanın en büyük mobilya
ithalatçısı(32 milyar USD) ABD, beş sene önce
(2011) sadece 26 milyon USD’lik bir ihracat
pazarımızdı. Ya da Suudi Arabistan’a 2011’deki
ihracatımızın sadece 42 milyon USD olduğu
hatırlatabiliriz. Takip eden ülkelerin Fransa ve
Birleşik Krallık olması sektörün tek bir bölgeye
değil dünyaya ihracat yaptığının göstergesidir.
Küçük bir notu da ithalatımız ile ilgili verelim
ki sektörün sürekli dile getirdiği “cari açık ver-
dirmeyen sektörlerin başında geliyoruz” sözü-
ne de referans olsun. Ülkemizin 2002 yılında
109 milyon USD olan mobilya ithalatı hiç 1
milyar sınırına ulaşamazken son yıllardaki
düşüşle 2016 yılını sadece 605 milyon USD ile
kapatmıştır. Yani her bir dolarlık ithalat yap-
tığımızda dört dolardan fazla ihracat yapmış
oluyoruz. Burada bir noktayı da dikkate sun-
mak gerekiyor: Ülkemiz mobilya üreticisi mo-
bilya ithalatına kategorik olarak karşı değildir.
Aksine bizim kalitemizi ve standartlarımızı
yukarı taşımaya zorlayacak ürünlerin gelmesi
ile hem üreticimiz kendini geliştirecek hem de
tüketicimiz sağlıklı ve kaliteli mobilyalar ara-
sında dilediği tercihi yapabilecektir. Sadece,
tüketicinin sağlığına olumsuz etkileri olabile-
cek standart dışı, düşük kaliteli, piyasa güve-
nilirliği olmayan ve ülke üreticisini haksız re-
kabetle zor durumda bırakabilecek ürünlerin
ithalatının sakıncalarına vurgu yapmaktadır.
Yine 2002’de 1,7 milyar dolar olan toplam
üretimin bugün 5,75 milyar seviyesine taşın-
masının yanı sıra şu anda dünyadaki 13. bü-
yük üretici ülke olmakta önemli bir başarıdır.
İhracatımızın kilogram değeri aynı dönemde
2 dolardan 3,7 dolara çıktı. Bugün 580 şir-
ketimiz bir milyon dolar ve üzerinde ihracat
yapıyor. Ürettiğimizin sadece %13’ünü ihraç
ettiğimiz 2000’li yılların başından bugün %
34’ünü ihraç edebildiğimizi görmek çok se-
vindiricidir. Bu gibi rakamlar bize potansiye-
limizin gücünü hatırlatıyor.
Özetle:
Ülkemiz mobilya sektörü eksiklerinin
farkında; Güçlü yönlerini işlemesi gerekti-
ğinin farkında; Devlet desteklerinin önemi-
nin farkında; rüzgârından faydalanabileceği
önemli başka sektörlerin farkında; potansiye-
linin farkında ve hedeflerini yüksek tutuyor.
Son söz olarak MOBSAD’ın yıllardır sorduğu
bir soru ile bitirelim: Peki siz
“Mobilyanın
hayatımızdaki yerinin farkında mısınız?”
YIL
İHRACAT (MİLYON $)
İTHALAT (MİLYON $)
2002
213
109
2003
341
149
2004
465
258
2005
558
335
2006
642
471
2007
872
629
2008
1,125
673
2009
1,016
500
2010
1,178
632
2011
1,383
793
2012
1,800
680
2013
2,200
805
2014
2,400
798
2015
2,315
702
2016
2,500
605
Kaynak: CSIL, TİM, TÜİK