dedi ve Liparde isminde karar kıldık. Herkes de çok
beğendi.
Üretici bir firma olarak sizi rakiplerinizden farklı kı-
lan özellikleriniz nelerdir?
O.D.:
Bu sorunuzu bir örnekle cevaplamak istiyorum.
Biz geçtiğimiz yıl 2013 İMOB Fuarı’na katıldık ve orada
standımızı Ukraynalı mimar bir çift ziyaret etti. Onların
sözleri gerçekten beni çok etkilemişti. Kalitemizi çok
beğendiklerini, işçiliğimizi çok yüksek bulduklarını dile
getirdiler. Kendileri İtalya’nın dünya ünlü firması Turri
ile birlikte çalışıyorlarmış ve bizim koleksiyonlarımızın
en az Turri koleksiyonları kadar kaliteli olduğunu be-
lirttiler. Tasarımlarımız, işçiliğimizi, boya kalitemizi çok
beğendiklerini defalarca söylediler. Biz o fuardan son-
ra bu çiftle birlikte Milano Fuarı’nda buluştuk ve bizi
kıyasladıkları Turri’nin standını birlikte gezdik. Biliyor-
sunuz normalde İtalyan markaları fuarlarda Türklere
karşı oldukça tepkililerdir. Ama Rusları çok sevdikleri
için bizleri de gayet güzel ağırladılar. Turri standında
Ukraynalı çiftimiz tekrardan ürünlerimizi kıyasladı ve
bizim kendilerinden daha iyi bir noktada olduğumuz
kararına bir kez daha vardılar. Bizim onlardan tek ek-
siğimiz fiyatlarımızın dipte olması.
“REKABET PİYASASINDA
YARIŞABİLMEK İÇİN
EN İYİ USTALARLA ÇALIŞIYORUZ”
Bu bir avantaj değil mi?
O.D.:
Bu avantaj tabii ki ama o fiyat en ufak hafif oyna-
mada işlerin tamamen duraksamasına neden oluyor.
Kaliteli üretim için mutlaka ve mutlaka maliyet ge-
rekir. Maliyet olmazsa kalite ortaya çıkmıyor. Bugün
Mercedes’in kullandığı bir parçayla yerli bir otomobilin
kullandığı parça arasında tabii ki fark var. Ustalık dahi
değişiyor. Biz de ne yapıyoruz bu rekabet piyasasında
yarışabilmek için en iyi ustalarla çalışıyoruz. En iyi per-
sonelle çalışıyoruz. Çünkü Türk olsun yabancı olsun,
piyasada rekabet edeceğimiz firmalar çok güçlü. Ama
bizim en büyük rakibimiz Türk firmaları değil, İtalyan
ve İspanyol firmalarıdır. Türk firmaları olarak hedefi-
miz İtalya ve İspanya ile yarışmak olmalıdır. Kalitemiz
açısından bu çok önemlidir. Hedeflerimizi büyük tu-
tarsak bu firmalarla daha rahat yarışabiliriz.
Bu firmalarla yarışabilmek için sadece kalite değil,
hizmet de çok önemli. Hizmet konusunda iddianız
nedir?
O.D.:
Ben bu sorunun cevabında müşterilerimizin geri
dönüş yorumlarından size bahsetmek istiyorum. Bir-
çok çalıştığımız kurumsal ya da bireysel müşterileri-
miz bize, “Bizler, siz özel ve farklı olduğunuz için size
geliyoruz” diyorlar. Biz hazır mobilya üretiyoruz. Ye-
mek odası, yatak odası ve koltuk yapıyoruz. Ama müş-
terimiz ölçü değişikliği istediği an kendisine anında
karşılık verebiliyoruz. Hatta atölyemiz bu hizmetimiz
doğrultusunda ikiye ayrılmış durumda. Atölyemizin bir
bölümü standart ölçülerde mobilya üretmeye devam
ederken diğer bir bölümü de kişiye özel hizmet vere-
bilmek adına üretim yapıyor. Şu an personel olarak
38 kişi var. O 38 kişiyle kısım kısım herkese cevap
verelim istedik. Bu da Liparde’nin farklılığı oluyor. Bir
mağazacı Liparde’nin yemek odasını satarken ölçü
konusunda sıkıntı yaşamayacağını çok iyi biliyor. Bize
gerekli ölçüleri faks çekmesi yetiyor. Biz ise bu talep
karşısında hemen çözüm sunuyor ve ne iş ortağımızı
ne de nihai kullanıcıyı mobilyası konusunda mağdur
röportaj
liparde
225
Osman Dural:
“Kaliteli üretim için mutlaka ve mutlaka maliyet
gerekir. Maliyet olmazsa kalite ortaya çıkmıyor.
Bu rekabet piyasasında yarışabilmek için en iyi
ustalarla çalışıyoruz. Çünkü Türk olsun yaban-
cı olsun, piyasada rekabet edeceğimiz firmalar
çok güçlü.”
Muhammet Dural:
“Ürünlerimizi yurtdışında sattığımız birçok ülke
var. Ama biz daha çok bayilik sistemine dön-
mek istiyoruz. Bu sene çok ciddi tasarımlar ya-
pıp tamamen kendimize has ürünlerle İSMOB
Fuarı’na katılacağız.”




