Table of Contents Table of Contents
Previous Page  139 / 388 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 139 / 388 Next Page
Page Background

haber

137

İki dünya savaşı arasında doğup eserlerini Soğuk Savaş döneminde

veren Allison Smithson, Maria Pergay, Bodil Kjaer, Nanna Ditzel,

Lella Vignelli’yi bir kenara yazalım. Soğuk Savaş Dönemi’nde do-

ğup tasarımlarını Berlin Duvarı’nın yıkılmasından sonra vermeye

başlayan Stine Gam, Phoebe Philo, Cecile Manz, Tory Burch, Louise

Campbell’ı da öbür kenara ekleyelim. Tüm bu kadınlar tasarımla-

rında yaşadıkları döneme ilişkin politik duruşlarını, yaşama bakış-

larını ve kadınca sezgilerini yansıtırlar. Bu iki kuşağın temsilcileri-

nin birbirlerine yaklaştığı noktaların bazen şeƨat, barış ve hoşgörü

bazen ise öƨe ve isyan temalarında görülmesi dikkat çekicidir.

İlk tasarımlarını paslanmaz çelik mobilya üretiminde göstererek

parlayan Maria Pergay hayata Romanya’da gözlerini açmıştı. Henüz

ilk gençliğinde çıkan İkinci Dünya Savaşı’nın başında Rus Yahudi’si

kökenli ailesiyle birlikte Fransa’ya kaçmasaydı belki bambaşka bir

hayatı olurdu. Bir kadın olarak çalışmanın değil topraklarına ayak

basmanın bile kolay olmadığı Suudi Arabistan’da kraliyet ailesi

için sarayın iç mekânını tasarladığı 70’li yıllardan bahsetmek bile

Pergay’ın sonraki nesillere bıraktığı tasarımcı kimliğinin “kadın”

olmakla yaşanacak imkânsızlıklara teslim olmamak inancıyla örül-

düğünü gösterir. Neredeyse iki nesil sonra Danimarkalı Stine Gam

ülkesinin yanı sıra Güney Afrika, Japonya, İtalya gibi farklı kıtalar-

da tahsil ve iş hayatını sürdürürken şüphesiz çok daha şanslı bir

ortama doğmuştur dersek belki de onun bu çağdaki mücadelesine

haksızlık etmiş oluruz.

KADINSAL SEZGİLER

CECILIE MANZ

.jpg

BODIL KJAER

.jpg

LELLA VIGNELLI

LOUISE CAMPBELL

.jpg