295 / 388
haber
293
den bir de ofis, mutfak mobilyası vb. alt sektör-
lerde AR-GE ve tasarım kalitesini yükseltmekte
kullanılan aksam ve parçaların ithalatına getir-
diği ek maliyetler (yüzde 25) nedeniyle katma
değerli üretim sürecine giden yolu daraltmasıdır.
Sektörümüzde dile getirilen somut örnekler-
den biri 9401.90.80.00.19 GTİP kodu altındaki
aksesuarlara yüzde 25 ek verginin yerli üretimi
olmayan ya da çok kısıtlı olan bu ürünlerde
‘katma değerimizin’ düşmesi sonucunu ürettiği
yönündedir. Mamul mobilyanın üretici fiyatını
yükselten bu parametre, tüketici nezdinde de
yansıma bulmaktadır. Her ne kadar bazı mobilya
firmaları ek vergilerin faiz yükünü üstleneceğini
ve tüketiciye fiyat artışını yansıtmayacaklarını
beyan etseler de bu kez üreticinin yükü artmakta
ve yüzde 95’i KOBİ olan sektörün kaldırmakta
zorlanacağı maliyetler gündeme gelmektedir”
şeklinde değerlendirdi.
İGV’ye yönelik bir başka çekincenin ise
Türkiye’de üretimi yapılmayan bahçe mobilyası
(bambu vb.) gibi ürünleri de kapsamına alması
olduğunu söyleyen Güleç, “Türkiye’de orta-sınıf
büyümekte, konut talepleri gündeme gelmekte,
konutlarda ise balkon, aranan bir konfor unsuru
olarak ön plana çıkmaktadır. Yine tüketimin bü-
yümesi ve insanların dış mekanlarda daha çok
zaman geçirmesiyle birlikte bahçe mobilyaları-
na talep yükselmektedir. Bu ürünler hammadde
sıkıntısı nedeniyle (bambu, kamış, sepetçi söğü-
dü gibi TR’de yetişmeyen ağaçlar) ithal edil-
mekte olup, bunlara gelen vergiler iç pazardaki
tüketiciye negatif yansımaktadır” dedi.
İhracatçılarımızın başta Çin olmak üzere
İGV’ye tepki gösteren ülkelerde katıldıkları
fuarlarda zorlaştırıcı uygulamalara maruz
kaldıklarına da (standa elektrik çekilememesi,
malların geri getirilememesi vb.) değinen Ah-
met Güleç bu uygulamanın üretimimize kadar
yansıyabileceğine dikkat çekerek, duruma
“Çin gibi pazarların sanıldığının aksine bizim
için potansiyelli ülkeler olduğu göz önünde
bulundurulduğunda, ihracatımız, dolayısıyla
üretimimiz üzerinde de dolaylı etki gündeme
gelecektir” sözleriyle ışık tuttu.
Sektördeki üretim eğilimlerine de değinen ve
Türkiye’nin genel mobilya üretiminin bir önceki
yıla göre yüzde 6,3 gerileyerek 5,749 milyon $
olduğunu belirten MOSFED Yönetim Kurulu
Başkanı Ahmet Güleç, “İhracattaki yüzde 3
gerileme de düşünüldüğünde, makro veriler-
den hareketle İGV’den
etkilenecek kısmi sayıda
ürünün Türkiye’nin
mobilyadaki genel per-
formansını etkilemediği
görülüyor. Ayrıca, Eylül
2016 verilerine göre mo-
bilya üretim endeksinin
yüzde 20,4 ile tüm imalat
sanayi içerisinde en sert
düşüşü gerçekleştirdi-
ğini; bununla birlikte,
kapasite kullanım oran-
larına bakıldığında ise
sektörün 2014’te yüzde
71,8 ortalamadan, 2015’te
yüzde 72,4’e yükseldiğini
ancak 2016’nın ilk 9 ayın-
da 2014’ten daha da geriye
giderek yüzde 71 kapasite
kullandığı görülmek-
te. Dolayısıyla, kapasite kullanarak üretimin
arttırıldığı sonucuna da ulaşamamaktayız. Bu
nedenle, sektördeki üretim eğilimleri gelenek-
sel iç pazar talebi yanında, sadece firma bazında
artan ilave yatırımlara bağlanabilir” dedi.
Halihazırda üretilmeyen ancak İGV uygu-
laması sonucunda önümüzdeki dönemde
üretilmesi muhtemel olan ya da üretilmeyecek
ürünler olup olmadığına da açıklık getiren
Ahmet Güleç şunları söyledi: “Üretimde kısmi
dalgalanmalar bulunmaktadır. Nitekim, bahçe
mobilyası, ahşap iskeletli mobilyalar gibi
Türkiye’de üretimi yapılmayan ürünlerin ham-
madde vb. nedenlerden ötürü yine üretilebile-
ceğine dair herhangi bir emare gözükmemek-
tedir. Bu noktada, NACE kodları
ile GTİP kodları arasındaki
uyumsuzluktan bahsedilmelidir.
NACE sektörel bazda üretimi
yapılmayan bahçe mobilyası gibi
ürünlerle, ev mobilyası gibi en
yüksek düzeyde üretilen ürünle-
ri tek bir başlık altında birleştir-
mekteyse de bu doğru verilere
ulaşılmasını önlemektedir. Öte
yandan, sektörde bilhassa ofis
ve mutfak mobilyacıları aksam
ve parçalarda İGV’nin hafifle-
tilmesi durumunda üretilmesi
muhtemel ürünleri öne çıkart-
maktadır. GTİP 31.00.12.130.00.
bahçe mobilyaları, koltuk,
sandalye, tabure, bank ya da benzeri oturaklar;
hammadde (kamış, sepetçi söğüdü, bambu ve
diğer Güney Asya kökenli ağaçlar) nedeniyle
üretilememektedir. 31.00.12.90.00 ahşap iske-
letli döşemesiz koltuk, sandalye, tabure, bank
veya benzeri oturakların üretimi yapılmamakta
olup, sektörde bu yönde bir eğilim gözükme-
mektedir. Bu nokta da bugün sektörde genel
olarak hammadde maliyetleriyle ilgili ciddi
bir sorun yaşanmakta olduğunu belirtmeliyiz.
Türkiye’de odun hammaddesi pahalıya mal
edilmekte olup, ülkemiz Avrupa’dan iki kat,
ABD, Brezilya, Kanada, Ukrayna, Rusya’ya göre
üç kat daha pahalıya odun kullanmaktadır. Bu
da girdilerinin yüzde 90’ından fazlası ham-
madde olan bir sektör için asıl tehlikeyi arz
etmektedir.”
“Türkiye’nin Genel Mobilya Üretimi
Bir Önceki Yıla Göre Yüzde 6,3 Gerileyerek
5,749 Milyon $ Oldu”
“Üretimde Kısmi Dalgalanmalar
Bulunmaktadır. Sektörde Genel Olarak
Hammadde Maliyetleriyle İlgili Ciddi
Bir Sorun Yaşanmaktadır”